Futbol sahasını Savunma Alanı, Orta Alan ve Hücum Alanı olmak üzere 3 bölgeye ayırdığızda, orta alan sınırları içerisinde görev yapan oyunculara Orta Saha Oyuncuları denir. Bu oyuncular aslında futbol oynandığından beri takımların kalbi olarak görev yaparlar.
Savunma alanı içerisinde görev yapan oyuncuların doğal olarak birincil görevleri savunma yapmak olacaktır. Hücumcular için de benzeri geçerlidir. Hücum oyuncularının birincil görevleri en basit tanımıyla hücum yapıp golle sonuçlandırabilmek olacaktır. Fakat orta alan oyuncularından dengeli bir şekilde (özel görevler verilmedikçe) hem hücum, hem de savunma yapmaları istenir.
Aşağıdaki görselde Merkez Orta Saha (CM, yani Center Midfield) oyuncuları ile Sol Orta Saha (LM, Left Midfield) ve Sağ Orta Saha (RM, Right Midfield) oyuncularının genel anlamda 4-4-2 dizilişindeki pozisyonlarını gözlemleyebiliriz.
Bunların yanı sıra günümüz futbolunun gelişimi ve değişimi ile birlikte orta sahalar 3'lü 4'lü veya 5'li olarak kurulabilmektedir. Bunlar kurgulanan oyun sistemine göre değişiklik göstermektedirler. Biz tek tek mevkiilerin görevlerini incelemeden önce, orta saha oyuncularının genel anlamdaki farklılıklarına bir göz atalım.
Bu oyuncular kendi ceza saha çizgilerinden rakip ceza sahasına kadar olan bölgede oynarlar. Box-to-Box orta sahalar, orta sahanın ortasında görev yaparlar. Bu oyunculara CM (Center Midfielder) denilir. Bu oyuncular orta sahanın eski tabirle sağ ve sol iç bölgesinde konumlanırlar ve takım savunma halindeyken savunma, hücumdayken hücum ve oyun kurma işlemini yerine getirmekten sorumludurlar. Xavi-İniesta ikilisi tarihin en önemli 2 box-to-box orta sahasına örnek gösterilebilir.
Bu oyuncular orta sahanın sağ ve sol bölgesinde oynarlar. Bu oyunculardan temel anlamda %50 kanat savunması ve %50 oynadıkları kanat üzerinden hücum yapmaları istenir. Kanatlarda oynayan orta saha oyuncuları takımın pas trafiğine bol bol katılır ve takımlarını rakip saha taşımaya çalışırlar. Diğer yandan beklere yardım etmekten doğrudan sorumludurlar. Genel anlamda 4-4-2, 4-5-1 ve 4-4-1-1 sistemlerinde bu tip orta sahacılar görünür. Bu oyunculara yakın futbol tarihinden en önemli örnek olarak David Beckham gösterilebilir.
Defansif orta saha oyuncuları görev tanımlamaları sebebiyle günümüzde en çok dikkat çeken mevkiilerin başında gelmektedir. Şöyle ki, bu oyunculardan bir joker gibi hareket etmeleri ve takım hattı içerisinde savunma anlamında meydana gelen boşlukları en çabuk şekilde kapatmaları istenir.
Bunun yanı sıra oyun kurmaları ve uzaktan kaleye doğru atılabilecek şutları engellemeleri beklenir. 4-2-3-1 formasyonu en net şekliyle 2 defansif orta sahanın gözlendiği oyun formatıdır. Bunun yanı sıra 4-3-3'te 1 defansif orta saha olmak üzere gözlem yapılabilir.
Modern anlamdaki defansif orta saha mevkisinin oluşumu ve tanımının Patrick Viera ile başladığını ve dünyadaki en iyi defansif orta saha oyuncusunun Patrick Viera ve Claude Makalele olduklarını söyleyebiliriz. Yeni nesil defansif orta saha oyuncularını buraya en iyiler diye yazarsak Makalele ve Viera'ya hakaret etmiş oluruz. Dolayısıyla profesyonellik adayı genç oyuncu kardeşlerimizin tuhaf saç stilli yeni adamları değil, Viera ve Makalele'yi örnek almaları tam isabet olacaktır.
Bu pozisyon, futbol tarihine damga vuran isimleri barındırır. Diego Armando Maradona'dan tutun da Kral Alex De Souza'ya, tek Avrupa Kupamızı ülkemize getiren George Hagi'ye kadar kalbimizde taht kuran isimler hep bu mevkiiden çıkmıştır. Fakat üzülerek söylemeliyim ki, modern futbolun doğal gelişiminin bir sonucu olarak bu tarz oyuncular artık yerini yavaş yavaş daha dengeli savunma ve hücum yapabilen standart tip orta saha oyuncularına bırakıyorlar. 10 numaraların görevi ataklarda merkez görevi görüp top almak ve aldıkları topu yönlendirerek gol noktasında forvetle buluşturmak veya bireysel meziyetlerini kullanmak vasıtasıyla golü bizzat yapmaktır. Aslında bu oyunculara orta sahaya yakın oynayan forvet oyuncuları desek pek de yanlış bir tanımlama yapmış olmayız. Genel anlamda bu oyuncuların ayaklarının çok iyi olması, mesafe tanımaksızın şut atabilmeleri ve standarda yakın bir hava hakimiyeti olması beklenir. Futbolumuz için bu mevkinin anlamı büyüktür, lezzetli işler hep bu mevkiiden çıkar. Şimdi sizi bu mevkinin inanılmaz 2 adamının 2 videosu ile baş başa bırakıyorum.
alperyaydan@gmail.com
Futbol, ayaklarla topa vurmak suretiyle yapılan bir spordur. Bu sporda karşı tarafta bulunan kaleye top gönderilerek gol atılır. 2 takım içerisinde en fazla gol atan maçı kazanır. Futbol dışarıdan bakıldığında bu kadar basit görünebilir. Peki fizyolojik olarak incelendiğinde bu böyle midir?
Başarıya odaklı, sporu bir yaşam şekli haline getirmiş ve de başarmış elit sporcuların spor anlayışı "ne istediğini bil, başarmak için çaba harca" özdeyişini merdivenin ilk basamağı olarak görmekle başlar.
Sunucu pozisyonda heyecanla haykırır; "Nefis bir şut, kaleci son anda kurtardı. Son anda" Peki gerçekten öyle mi?
Mario Balotelli