Sportistan
Sportistan.com'u otomatik takip etmek için Akıllı Telefonunuza RSS beslemesini alın. http://sportistan.com/rssfeed
Sporla ilgili her konuyu FORUM'da tartışabilir, paylaşımda bulunabilirsiniz. http://forum.sportistan.com

Sporcu ile Kaliteli İletişim Kurmak

Bu yazıyı paylaş

Tweet It! Facebook
Sporcu ile Kaliteli İletişim Kurmak

Karşıdaki için anlaşılmaz şeyler söyleyerek karizmatik olmaya çalışanlar büyük bir yanılgı içindedir. Kaliteli iletişim, başarının temel taşlarından biridir.

Kaliteli iletişim kurabilmek için pek çok kural vardır. Karşıdakini kesmeden dinlemek, empati yapmak, yani kendini onun yerine koymak, gereksiz uzun anlatımdan kaçınmak vs. vs.

Bu yazıda bunlardan yalnızca birini, ama en önemlilerinden birini ele alacağız: anlaşılır olmak.

Aynı dili konuşuyor muyuz?

Anlaşılır olmanın birinci şartı aynı dili konuşmaktır. Hem gerçek anlamda, hem mecazen. Türkçe bilen birine İngilizce konuşarak bir şeyi doğru ve etkili anlatmanın mümkün olmayacağını hepimiz biliyoruz. Kaçınılması gereken ise, Türkçe konuşuyormuş gibi yapıp başka dilde konuşmaktır.

Mecazen aynı dilde konuşmak ise, terminolojide uzlaşmayı gerektirir. İletişimin başlangıcında, hangi kelimenin veya terimin ne anlama geldiği açıklanmalı ve üzerinde uzlaşılmalıdır. Bazı terimlerin genel terimler olması nedeni ile herkes tarafından bilindiği kabulü kötü iletişim riski içerir. Örneğin, çocuk kelimesi. Ne demektir çocuk? Ebeveyni olduğum kişi mi, okul çağında olan kişi mi, yetişkin olmayan kişi mi?

Lütfen dikkat ediniz; burada bahsedilen şey bilmekle ilgili değildir. Havayolu şirketinin indirim oranlarındaki çocuk ve kanunlar karşısında çocuk farklı tanımlar içerir. Dolayısı ile iletişim kuran taraflardan kural koyanın yaptığı tanımın her iki tarafca bilinmesi önemlidir. Havayolu şirketi, fiyat listesinde çocuk indirimi derken, ya hemen orada, ya da genel maddelerinde, çocuk tanımını 7-12 yaş arası için kullandığını belirtmelidir.

Eğer biraz futbol izlediyseniz, tribündeki ve saha kenarındaki teknik direktörlerin şöyle talimatlarını duymuşsunuzdur; "sağlam oyna, uzun oyna, terse, aşağı oyna". Burada kaliteli bir iletişimin var olduğunu söyleyebilmemiz için, oyuncuların bu talimatın anlamını biliyor olması gerekir. Örneğin çapraz ilerideki oyuncuya şiddetli bir top atıldığında "öyle mi uzun oynanır, önündekine oynasana" diyen antrenör, kötü iletişim kurmaktadır. Çünkü "uzun oyna" yönergesine, kendince akla en yatkın anlamı yüklemiştir sporcu; "Topu uzun mesafedeki birine atmak". Oysa ki, antrenörün zihninde daha detaylı bir tanım vardır. Örneğin sadece uzun mesafe değil, aynı zamanda kendi kanadındaki veya ortadaki oyunculara ve ileriye doğru oynanması gibi. Bunu oyuncularının hepsine açıklamış ve anlaşıldığından da emin olmalıdır.

Tanımla ve açıkla lütfen

Üzerinde uzlaşılmış kavramlar dışında anlatılmak istenen şeyler, açık şekilde tanımlanmalı ve açıklanmalıdır. Müsabaka anlarında kabul edilir olan kısa ifadeler yerine, yeterince açıklayıcı anlatımlar kullanılmalıdır.

"Kolları yukarı kaldıralım", "İleriye uzanıyoruz" gibi talimatlar yerine, "Kollarımızı omuzlarımızda hafif acı hissedene kadar yukarı kaldıralım ve 5 saniye bekleyelim" gibi yönergeler verilmelidir.

Sadece yönergeler değil, tespit ve tanımlar da açık olmalıdır. Sporcunun yaptığı hareketler dikkatli gözlemlenmeli ve sadece doğrusu değil, kendisinin nasıl yaptığı da açıklanmalıdır. Örneğin "Koşuya başlarken 2 ayağın yan yana idi. Bu, sana zaman kaybettirir. Kuvvetli ayağın arkada olacak şekilde beklersen, daha kuvvetli bir çıkış yapabilirsin" gibi, açıklayıcı bir tarz belirlenmelidir.

Ama sen anlamamışsın!

Belki de, siz anlatamamışsınızdır. Anlaşılır olmanın diğer kuralı da, karşıdakileri hafife almamak, küçümsememektir. Pek çok kişi ve antrenör, özellikle çocuklarla çalışırken, onların nasıl olsa anlamayacakları yönünde bir önyargı ile hareket etmektedir. Bu yüzden açık ve detaylı anlatıma gerek duymadıklarını ifade etmektedirler. Oysa ki, çocuklar aptal değil, sadece öğrenme sürecinde olan bireylerdir.

Ne ekersen onu biçersin!

"sağlam oyna", "daha çok ayakta kal", "pasın şiddetini ayarla" vb. yönergelerinin sonucunda elde edeceğiniz şeyin "güzel oynadık, ama", "o top gol olsaydı", "adamlar çok şanslı, ilk atakları gol oldu" gibi yorumlar eşliğinde tabeladaki hüsran olacağını unutmamalıyız.

    4076 kere okundu

    iletişim yazıları için tıklayınız

    Senih Özkiper

    1969 İstanbul Doğumlu,İstanbul Erkek Lisesi, İTÜ Mimarlık Fakültesi ve İÜ İşletme İktisadı Enstitüsü mezunu,

    TFF Lisanslı Futbol Menajeri.

    Çeşitli şirketlerde  yönetici olarak görev alıyor ve spor yöneticiliği yapıyor. Özellikle futbol altyapıları ile  genç sporcu ve sporcu adaylarına yönelik ürün ve hizmetler alanında çalışmalar yürütüyor.







    info@senihozkiper.com
    senihozkiper.com

    yazarın diğer yazıları için tıklayın

    Bu Kategorideki Diğer Yazılar

    İDOL FUTBOLCULAR

    Messi mi, Ronaldo mu?

    Messi mi, Ronaldo mu?

    Spor ve Sporcu
    Madde 1, Sporda başarı çalışmaktan öte istemekle olur

    Madde 1, Sporda başarı çalışmaktan öte istemekle olur

    Dünyanın en iyi antrenörleriyle de çalışsan, aldığın nefesin KENDİ ciğerlerinden geçtiğini asla unutma!

    Sedanter insanlarda beslenme

    Sedanter insanlarda beslenme

    Aktivite tiplerine göre sınıflandırılmış insan gruplarından ilki olan Sedanter, yani spor yapmayan, durağan yaşayan insanlar için beslenme rejimi nasıl olmalıdır?

    Aklımda Deli Sorular aklımda deli sorular

    Kaleci Son Anda Kurtardı

    Kaleci Son Anda Kurtardı

    Sunucu pozisyonda heyecanla haykırır; "Nefis bir şut, kaleci son anda kurtardı. Son anda" Peki gerçekten öyle mi?

    Sporculardan İnciler sporculardan inciler

    Sahada 5 kişiyi nasıl geçeceğimi değil, o 5 kişinin beni nasıl durduracağını düşünürüm

    Michael Jordan